Mustafa Ceceli ile bamba?ka, çok farkl? bir söyle?i
Mustafa bey, sizin için hayat?n?zdaki öncelikler nelerdir?
?lk önce insan neden ya?ad???n? bilmelidir? ?nsan?n en büyük dü?man? ´ben´ demektir. Onun için payla?man?z?n, bir?eyleri birlikte yapman?z?n keyfi çok farkl?d?r. Ben de bu ?ekilde büyüdüm. Ailemden öyle gördüm. Payla?may? ve vermeyi ö?rendim. Asla bir ?eyi kendinde sahiplenmemek gerekir. Ç?kt???m yol ?u idi: Mesle?im ne olursa olsun, bunu en iyi ?ekilde nas?l yapar?m? ?dealim aranjör olmak idi. Ve bunu gerçekle?tirdikten sonra, ne mutlu bana, Türkiye´nin çok de?erli sanatç?lar? ile birarada çal??ma f?rsat? buldum.
Kendi çal??malar?n?z ç?kmadan önce ba?kalar? için parçalar haz?rlad?n?z, bir ?ekilde yard?mc? oldunuz. Ve kendi yolunuzu torpillerle de?il, büyük emeklerle çizdiniz. ?imdi o tecrübelerin etkisini görebiliyormusunuz?
Tabiki hepsinden bir?ey ö?rendim. Ve ´ben yapt?m, ?unu yapt?m, bunu yapt?m, bir?ey ba?ard?m´ demiyorum. Ortak bir çal??mayla, birarada bir?eyler yaparak ortaya ç?kan bir?ey. Ve o di?lilerin ve çarklar?n birtanesiydim. Bundan dolay? her zaman çok mutluluk duydum. Asl?nda payla?man?n rahatl???n? ya??yorum. Onun getirdi?i bir güzellik var. Bu güzellik devam etti. Ve bir gün aranjör kimli?ine bir de ?ark?c? kimli?i eklenince bunun faydas?n? halen görüyorum. Yapt???n i?i bile sahiplenmeyeceksin. Mustafa Ceceli albümün kapa??nda yazan bir isim. Sadece bu kadar. Çünkü ki?inin en büyük dü?man? ´benlik´. Kelimelerin arkas?ndaki “M” harfi yakar. “Arabam, evim, benim”. ??te o sahiplenme duygusu insan?n mezar?d?r. Konserdeki tezahüratlar benim için de?il, Mustafa için de?il. Allah için. Hani derler ya, fiilin arkas?ndaki faile bak. Mustafa ancak bir gölge. E?er ben orada ´vay be, ne ?ark? söyledim, millette co?tu´ dersem, biliyorumki bedeli de çok a??r olacak. E?er direksiyona oturursa ?öhret bittiniz. Özellikle bizim mesle?imiz alk???n içinde oldu?u bir meslek. E?er o be?eniyi üzerinize al?rsan?z hayat sizin için zorla??r. Ama ne mutluki tüm bunlar? bir tarafa koyup, ´ne için dünyada ya??yoruz? Neden dünyaya geldik?´ diye dü?ünebiliyoruz. Bizi hakikate götürecek olan bu yolculukta, benim dünya hayat? için yapt?klar?m ne anlama geliyor? Bu soruyu kendime çokca sorup, bunun ile ilgili yan?tlar almaya çal???yorum.
Peki muzik ile nas?l hakikate ula?abiliyorsunuz?
Her ne i? yap?yorsan?z yap?n çal??malar?n?z? hakikate, Allah´a yönlendirebilirsiniz. Bunu bir ?ark?yla da yapabilirsiniz. Örne?in albümdeki ´A?ikard?r Zat-? Hak´ gibi. Yunus Emre´nin, Mevlana´n?n, ?ems´in de eserleri vard?. Hatta Padi?ahlar bile – ´Uyan ey gözlerim´ ile – bunu yapabilmi?ler. Onun için ki?iyi hakikatlerine, gerçeklerine yönlendirilmi? her çal??ma asl?nda Allah için yap?lm??t?r. Ve özellikle de bunu uzaklara atfetmek yerine ?ah damar?n?zdan daha yak?n olan?n s?rr?n? yakalamak önemli. Bu s?rr? yakalayamaz isek heba olup gidenlerden oluruz. Onun için olabildi?ince tüm bunlar? içiçe alarak hayat?m?za yön vermeye çal??mam?z gerekiyor. ?nsan hayat? geçicidir. Ne kadar sürecekki hayat?
?nsan ne kadar sahiplenirse o kadar ba??ml? oluyor ve o kadar kaybediyor. Çal??malar?n?z ç?kt?ktan sonra hem parçalar?n?z, hem albümleriniz h?zl? bir ?ekilde ´en iyi´ ödüllerini sahiplendi. Kaderi bu yönden nas?l de?erlendiriyorsunuz?
Amaçlar vard?r ve bunun ile beraber baz? araçlar vard?r. Elbetteki bir ürünün ortaya ç?kmas? ve bunun be?eni görmesi çok güzel bir ?eydir. Burada önemli olan bunun bir amaç olmamas?. Zaten bütün hayat böyle devam eder. Siz ibadetlerinizi amaç zannedersiniz, ama araçt?r asl?nda. Gerçe?e götürecek bir araçt?r. Ve bu bir hakikat meselesidir. ´Bir dünya hayat? var, bir de manevi hayat var´ ikileminden ç?kmak laz?m. Önemli olan ?öhret dedi?imiz ?eyi üzerinizde tutmaman?z. ?öhreti hayat?n?z?n merkezi yaparsan?z veya lokomotif olarak ba??n?za geçirirseniz yanars?n?z. Bu nedenle bu ödüllerin hiçbirini ?ahs?ma kabul etmiyorum. Orada ödüllenen pekçok insan vard?r. ?ark?n?n yazar?, bestecisi ve her kim var ise. Yani ödüllenince bunu bir ´ben´ meselesi yapmamak gerekiyor. Bunu üstünüze giymeyeceksiniz.
Avrupa´ya bir çok defa geldiniz. Sizce gurbette dinimiz ve kültürümü muhafaza edilebiliyormu? Sizin gözlemleriniz nas?l?
Bunu herkes kendi evinde, yani kalbinde ya?amal?d?r. Örne?in Kreuzberg´i gördük, oralara gittik. Önemli olan bir yeri, bir mahalleyi Türkiye mahallesi gibi yapmakm?d?r, yani bir kültürün devam? gibi göstermekmidir yoksa oran?n ko?ullar?na uygun bir biçimde hayat? en iyi bir ?ekilde ya?amakm?d?r? ?kiside kabul edilebilinir. Ama bence önemli olan önce bu sistemin do?ru bir biçimde anla??lmas? ve ondan sonra ya?amakt?r. Elbetteki orada kendini çokda korumu? bir kültür var diyebiliriz. Ama kaç ku?ak önce gidilmi?, örne?in hayat?nda Türkiye´yi görmemi? çocuklar var orada. Tabiki bu birazc?k ailelerin durumuyla da ilgili bir mesele. Avrupa baz? konularda daha özgürlükçü görünüyor olabilir, baz? konularda da olmayabilir. Mühim olan oradaki ko?ullara göre en iyi bir ?ekilde, kimseye zarar vermeden, kimsenin ya?ant?s?na mani olmadan uyum sa?layarak ya?amak. Çünkü herkes yanl?z geldi, yanl?z gidecek. Onun için siz o soka?? kendinize benzetseniz ne olur, benzetmeseniz ne olur?
Peki Almanya´da gelecekte bir projeniz olacakm??
Almanya´da ?uana kadar bir salon etkinli?i yapmad?k. Daha önce konserlerimiz oldu, ama bir salon etkinli?i olmad?. Ç?kt???m?z yerler ya? engeli olan yerlerdi, kapal? mekanlard?. Onun için gönlüm isterdi, ya? engeli olmayan biryerde salon konseri vermek. ?n?aallah nasip olur. Bunun d???nda yak?n zamanda Viyana´da, Paris´de, Belçika´da, Sydney´de ve Hannover´de konserlerimiz olacak in?aallah.
Siz interneti ve özellikle sosyal payla??m sitelerini de aktif bir ?ekilde kullan?yorsunuz.
?nternet öyle bir nimetki, bulu? demek istemiyorum, bu Allah´?n bir nimeti. Çünki bir realite var. Zaman ve mekan? kald?rm??t?r. Ben ?ark?m? burada yap?yorum, Almanya´daki bir dinleyici bir saatte yorumlayabiliyor. Bütün s?n?rlar kalkt? asl?nda. Bu sebeple etkinliklerimizi çok h?zl? bir ?ekilde payla?abiliyoruz. Twitter´i kullan?yoruz (https://twitter.com/mustafaceceli), Facebook´ta bir fan-sitesi var (https://www.facebook.com/mustafaceceli), orada yeri geldi?inde kendim de yaz?yorum. Tabiki bunlar hep bir sorumluluk da getiriyor. Yazd???n?z bir harf milyonlarca ki?i taraf?ndan görünebiliniyor. O sebeple sosyal medyay? kullan?rken çok dikkatli olmak gerekiyor. Sosyal medya bir kolayl??? getirmi?tir, evet, dinleyiciniz veya takipciniz size ula?abilir. Ancak bu sayg? duvarlar?n? y?kan da bir?ey. Kar??n?zdakini görmedi?iniz için, yüzüne de söylemedi?iniz için sayg?s?zl?klar olabiliyor. O yüzden ismi olmayan, resmi olmayan ki?ileri pek ciddi alm?yoruz mesela. Ama bunun d???nda ismi belli olan ve baz? konularda uyar?da bulunan ki?ileri ciddi al?yoruz. Örne?in ´kartonetteki ?u söz hatal?´ diyenler oluyor. Yani böyle bir kolayl?k da sa?l?yor size sosyal medya. Baz? ?eyleri oradan ö?reniyorsunuz. Bir de Twitter´i anl?k geli?meler için çok kullan?yoruz. Gündem, haber portallar?, ajanslar vs. için. Sonun olarak teknoloji k?ymetli bir?ey. Buna kapal? kalarak ya?anmaz. Ve bunun kültür ile de hiç bir ilgisi yok. E?er birisi ´ben teknolojiyi sevmem, anlamam´ diyorsa, kendisini bir nimetten mahrum b?rak?yordur. Çünkü güzellik, bunun ile birlikte ya?amakta. Nas?l kullan?rsan?z size öyle geri dönecektir.
Kliplerinizde hep bir slow a??rl??? var. Bunun bir nedeni var m??
Bu tepkiyi fark etti?imiz için son iki klibi hareketli parçalara çektik. Çünkü albümlerde hareketli parçalar?m?z da var. ´Bu adam acaba sadece slow´mu söylüyor´ imaj?n? birazc?k de?i?tirmeye çal??t?k. Slow çalmak bizim tercihimizdi, fakat ?unu fark ettik, sahne çok hareketli, çok enerjik. ?zleyenler o zaman ?ok geçiriyor. Ben de zaten fazla sakin biri de?ilim asl?nda. ??te televizyon insanlar? yan?ltabiliyor. Televizyonun yan?ltt??? iki ?ey var: birisi bu mod, ikincisi kilo. Bu yüzden prodüksüyon ekibi olarak hareketli bir parçaya klip çekme karar? ald?k.
Mustafa bey, hayat?n?zda önemli bir de?i?iklik daha oldu. Baba oldunuz. Babal?k hayat?n?z? nas?l de?i?tirdi?
Önceliklerim de?i?di. Eskisi gibi uzun stüdyo çal??malar?n? tercih etmiyorum. Günün daha erken saatlerinde tercih ediyorum. Ba?ka bir mesuliyet oluyor çünkü. Hayatta pek çok ?eye dikkat eder hale geliyorsunuz. Birki?inin korunmas?, sa?l???, yeti?mesi çok önemli bir?ey. Çünkü hepberaber bir mucizeye tan?k olduk. Ultrason´da küçük bir nokta olarak görülen bir?ey, bebek olarak ruhuyla beraber canl? olarak meydana geliyor. Ve ?uan onun geli?imini izliyoruz. B?rak?n bir günü, on dakika´da de?i?iyor. Asl?nda hayat?n nas?l durmay?p devam etti?ini biz kaç?rm???z. Geri dönüp, kendi çocuklu?unuzu hat?rlay?n, bir saniye bile kalbiniz durmad?. Bir saniye bile ?u sisteminizde bir ?ey bozulmad?. Vücudunuzdaki bütün organizma yenileniyor. Çocukluk foto?raflar?n?za bakin. Onlar öldü. O foto?raftaki ki?i öldü. Hiç demeyinki ´o büyüdü´, çünkü o öldü. Asl?nda her an ölüyorsunuz ve her an diriliyorsunuz. Ve bunu fark etmek içinde bizim için çocuk çok iyi bir f?rsat oldu. Biz de bunu gözlemliyoruz in?aallah. Ve bunun ile birlikte ´nas?l bir çocuk yeti?ecek?´ diye dü?ünüyoruz. ?artlar her gün dahada zorla??yor.
Me?hur bir baba olmak daha m? zor?
Bunun getirdi?i farkl? sorumluluklar da var tabiki. Önemli olan, onun kendisi bir birey olarak ya?amas? gereken bir hayat? var. Herkes kendi özelliklerini ya??yor. Hani derlerya ´7sinde neyse, 70?inde de o´. Bu atasözleri öylesine söylenmi? sözler de?il.
Tan?nmak, populer olmak hayat?n?z? s?n?rland?r?yormu? Mesela d??ar?da istedi?iniz gibi hareket edebiliyormusunuz?
Riskli tabiki. Ama hayatta risk almamak diye bir?ey yok. Nefes ald???n?z her an risk alt?ndas?n?z. Ba??n?za ne gelece?ini bilemessiniz. Dünyevi ?eylerle ilgili risk ise, ben zaten öyle fazla riskli ya?am?yorum. S?n?rlamaya gelince, bu asl?nda yine sizin kendinize koydu?unuz bir k?s?tlamad?r. Ben yine sokakta geziyorum, al??veri?imi yap?yorum. Sokakta biri beni görürse en fazla foto?raf çektiriyoruz, ya da albümü imzal?yorum, ya da ayak üstü sohbet ediyoruz. Bu kadar. Kendini izole etmek, kendini bir?eylerden soyutlamak ki?inin kendi derdidir. Bunun için me?hur veya sanatç? olman?za gerek yok. Bir kurumda çal???yorsunuzdur, ´ben olmasam bu gazete ç?kmaz´ dersiniz, kendinizi soyutlars?n?z, bu da bir egoistliktir. Bu bir ya?am biçimidir. Sanatç? olmak gerekmiyor bunun için. Sen olmadan da o gazetenin ç?kabilece?ini sana sistem ö?retir. Sensiz olabilece?ini ö?renirsin. Tabiki me?hur olman?n bir sorumlulu?u da var. Ama o ?öhretin esiri olamay?z, çünkü ahirettedeki V?P buradakine benzemez. Yani burada be?eniliyorsan?z, bunun sonsuza dek böyle devam edece?ini dü?ünmemek laz?m. O yüzden fark?ndal?k ile ya?amaya çal???yorum. Onun için hayat?m? engellemiyor. Engellemesine müsaade etmiyorum. Dedi?im gibi, izole olmak sizin elinizde.
Sizin için hayata anlam katan nedir?
Resulullah´?n söyledi?i hadislerin hiç biri o an söylensin diye, sadece bir konuyu ayd?nlats?n diye söylenmemi?tir. E?er onu açarsan?z, bugüne de nas?l ???k tuttu?unu görürsünüz. Ayetler de sadece o dönemi anlatm?yor. ´2012´de ben bir ayetten ne anlamal?y?m?´ diye sormam?z gerekiyor. Bunlar? do?ru yorumlayan kaynaklar, özellikle de kapal? ve kilitli olmayan beyinler bu konular ile ilgili çok önemli bilgiler veriyorlar. Ve bizler geli?meyi ve yeti?meyi böyle dü?ünmemiz gerekiyor. Çünkü bizim tabi oldu?umuz sistem bize yenili?i tavsiye ediyor. ´?lim Çin´de de olsa gidin al?n´ diyor. Çin kelimesi de bo?una söylenmemi?. ?uan dünyan?n en büyük ülkelerinden biri. Demekki hiç bir ?ey bo?una söylenmemi?. Bizler hep tesadüfi olarak hayat? de?erlendiriyoruz ama bunun içinde en önemli ?eyi kaç?r?yoruz. O da i?in özü. O yüzden hayat? ya?arken bunun ruhuyla ilgili dü?ünmemiz ve kendimizi bu konuda da geli?tirmemiz gerekiyor. Mesela siz Almanya´da istedi?iniz her?eye ula?abilirsiniz. Eskiden oldu?u gibi uzaklara gitmeye gerek yok. Her?ey heryerde var. Onun için bence en önemli konu ?u: Neden nefes al?yorsunuz? Yani gayeniz ne? Niye geldiniz bu dünyaya? Milyarlarca galaksinin içinde bir tane galakside insano?lu. Milyonlarca gezegenden bir tanesidir dünya. ?uan 1000km´nin üstünde bir sürat ile dönüyoruz. Hangimiz fark?nda bunun? Firene basmak diye bir?ey yok. Dönüyor dünya. ?uan burada gördü?ümüz her?eyin içinde muhte?em bir çal??ma var. Barda??m?z?n içindeki suyun içinde bir çal??ma var. Her?ey dönüyor. Hiç bir ?ey durmuyor. Bu sistemin içinde insan bir nokta bile de?il. Peki o zaman nas?l oluyorda en ?erefli mahlukat olabiliyorsun? ??te bunlar? anlamak gerekiyor. Kur´an´? Kerim kaplar içinde, gö?sün üzerinde saklans?n diye gelmedi. Biz okuyal?m diye geldi. Okuyabilen ve açabilen beyinler taraf?ndan da bugün hala dillenmektedir. Ve okurkende anlam?n? bilmek gerekir. Hepimiz Fatiha´y? ezbere biliyoruz. Ama anlam? ne? Fatiha´s?z namaz olmaz. Manas?n? bilmeden nas?l olacak? Bu bir sorgulama de?il, bu herkesin kendisine soraca?? bir soru. Sadece seccadenin ba??nda m? Allah´?n huzurunday?m? ?uan neredeyim? O´nun olmad??? bir alan m? var? Acaba senin oldu?un bir alan var m?? Tüm bunlar? birarada dü?ünürsek e?er, bizim ba?lang?ç noktam?z böyle bir?ey olmas? laz?m. Sadece ´oldu bitti, ara?t?rmayal?m, sorgulamayal?m´ demek yerine ara?t?ral?m, daha iyi anlamam?za, konsantre olmam?za vesile olacak ise ara?t?ral?m. Yani hangi dili konu?uyorsan?z, o dilde bir?eylere hakim olman?z, anlaman?z daha kolayd?r. E?er diliniz almanca ise, almanca olarak sevebileceksiniz. Elbette ayetler indi?i dilde, orijinalinde söylenmelidir, çünkü bu beyin ile ilgili birsey. Çünkü beyinde o kelimelerin titre?tirdi?i frekans ve kar??l?k herhangi bir lisana çevirildi?inde %100 olarak dönü?emiyor.
Zaten her tercüme asl?nda bir yorumdur. Tercüme eden, anlad???n? tercüme ediyor.
Evet. Örne?in bir Rahman kelimesi bir kelimeyle türkçeye çevirilemez. ´Esirgeyen´ derseniz birmilyonda birini bile söylememi? olursunuz. Okadar basit bir ?ey kal?yorki. O yüzden hem onun %100ünü hissedebilmek için elbetteki orijinal diliyle okumak gerekir, hemde kendi içinizde onu hissedip ya?ayabilece?iniz cümleleriniz var ise bunlara da konsantre olmak laz?m.
Hangi kaynaklardan faydalan?yorsunuz?
Kaynaklar da art?k yenilenen ça? ile çok geli?di. Özellikle hem dini hem bilimi paralel i?leyen kaynaklar? tercih ediyorum. Bunlar? takip ediyorum. Çünkü o zaman anl?yorum internetin Allah´?n esmas?n?n tecellisi oldu?unu. Bunu daha evvel bilmiyordum. Yani bunu bana birisi aç?klamas? gerekiyor. Çünkü siz ile biz ile s?n?rl? bir?ey de?il. Sonsuz bir?ey bu. Siz bunu, bir parça kendinizi yukar?dan seyretti?inizde görürsünüz. Yani tek olan bir yap? var. Ancak bizim bugüne kadarki e?itim sistemimiz ve ö?renim ?eklimiz çokluk üzerine kurulu. Okula gitti?in anda çoku ö?reniyorsun. Rakamlar ile ba?l?yor çokluk. Her?ey farkl?, hersey çok, bir tane ye?il bile ba?ka bir ye?ili tutmuyor. Biryandanda o tek yap?n?n içinde mükemmel sonsuz bir çokluk var. Dönüp dola??p ula?man?z gereken, o tekil yap?y? anlayabilmek.
Mustafa bey, size Hac? Mustafa diyorlar. Birazc?k Hacc´dan bahsedermisiniz?
Hac? demelerinden hiç rahats?z de?ilim. 2003´de Hacc´a gittim. 10 sene oldu. Tekrar gitmek isterim. Baz? semboller var, birde bunun ile beraber sizdeki gerçek kar??l?klar? var. Yani onlar? fark edip bulmak gerekiyor. Yani Hacc´a gelene kadar di?er ibadetleri do?ru anlamak laz?m yoksa Hacc sadece bir ziyaret olarak kal?r. Ama öncelikle namaz nedir, oruç nedir, zekat nedir? Bunlar?n üçü hakk?nda kendimizi çok iyi bilgilendirdiysek, haz?rland?ysak, ondan sonra Hacc ile ilgili bir?eylerden bahsedebiliriz. Yoksa anlatacaklar?n?z çok fiziksel ve yüzeysel olacakt?r. Yani kalp ile alakal? bir?ey. Herkes çok farkl? ?eyler hissediyor orada. Güzel olan, bunlar?n tamam?n? birle?tirip döndü?ünüzde yapt?klar?n?z. Bak?n, bir olay?n içindeyken ne yapt???n?z?n çokta bir önemi yok. Harika bir Ramazan ya?ayabilirsiniz. Hay?rl? olsun. Peki sonra ne yapt?k? Tamam, Ramazan boyu dedikodu yapmad?n?z, dikkat ettiniz. Peki iftar´dan sonra? Yani önemli olan o hali koruyabilmek. Devam edebilmek. T?pk? bunun gibi. Hacc´da belki bunlar?n sonuncusu ama en k?ymetlisi, çünkü bir hadis var, imkan? yerinde olan, ekonomik olarak ve sa?l??? yerinde olan mutlaka Hacc´a gitmeli. Benimde orada de?i?ik tecrübeler ba??ma geldi. Daha sonra iki defa umre yapt?k. 2010´da Ramazan´da e?imle beraber ailelerle umre´ye gittik. Ondan sonra karde?im, annem ve ben gittik. Elbetteki oras? kendine ait özel bir yer. Herkese nasip olsun. ??te mühim olan sonras?nda hayat?n?zda ne yapt???n?z. Ve bunu derken fiziksel ?eyleri demiyorum. Mesela ?irk´e dikkat etmek. ?irk sadece ´iki tane Allah var´ demek de?ilki. ´Allah var, bir de ben var?m´ diyorsan zaten bu ?irk´dir. Kendine bir varl?k verdi?inde biter. Ne için ya??yorsun? Para için mi? Bitti. ?irk. Hayattaki önceliklerimiz önemli. Bunlar? biz göremiyoruz. Sembollerin pe?inde kal?yoruz. Ki?ilerin pe?inden ko?uyoruz. Halbuki sen yanl?z geldin, topra?a da yanl?z gireceksin. Buna ne kadar haz?r?z? Asl?nda gün içinde belki en çok bu soruyu sormak laz?m. Ak?am yata?a yatarken sabaha uyanamama ihtimalin var. Haz?rm?s?n peki? Ve buna raz?m?s?n? Tüm bunlar bize hayal gibi, masal gibi geliyor. Fakat hiçkimsenin inkar edemeyece?i bir gerçek var, oda ölüm. Görü?ü, dü?üncesi, inanc? ne olursa olsun, kimse inkar edemez. Asl?nda ölümsüsüz. Ama Yunus Emre´nin de dedi?i gibi bu beden bir gün fonksiyonunu yitirecektir. Ama sonsuza kadar devam edecek olan o mükemmellik ve bunun s?rlar? payla??lm??, sonsuz bir hayat ile ilgili bir çok ayet var Kur´an-? Kerim´de. Bitiyor ve devam ediyor. Nas?lki hücreniz yenileniyor, aynen bunun gibi. Yani toparlayacak olursak, tefekkür olmaz ise, i?in ruhundan uzakla??r?z, sadece sembolik bir tak?m anlat?mlara tak?l?r?z. Mesela namaz. Orijinalindeki salat kelimesini çeviremiyorsunuz. Namaz dedi?iniz zaman bir yükümlülük, ödev gibi oluyor. ´K?lmak´ diyorsun, daha beter. Halbuki ya?amak, yönelmek demek salat. Yani ´namaz k?lmak´ ne demek, ´Rabbine yönelmek´ ne demek? Bütün derinli?inden uzak bir mana. Onun için h?zl?, h?zl? namaz kiliyorsun. Secdeye yatan, hemen geri kalk?yor. O zaman spor kadar kar??l?k al?rs?n?z. Ne yaparsan, onu görürsün. Bu sistem, mekanizma böyle i?liyor. Sen O´ndan ya?amaya yönelik daha fazla ?ey talep edebilirsin. Örne?in dü?ünerek yapabiliriz her?eyi. ´Bana burada ne hitap edildi? Besmelede ne anlamal?y?m?´ diye dü?ünsek. Namaz´daki rüku´lar? biraz daha dü?ünsek. Namaz? bir ödev gibi, hemen bitirmek gibi görmeyip biraz daha ya?amak ile ilgili zaman harcasak. Orucu sadece yemeye, içmeye ve buzdolab?na vurulan bur kilit olarak de?ilde, Kur´an´da geçen ´dedikodu yapan, ölmü? karde?inin çi? etini yemi? gibidir´ diye dü?ünsek ve et yemeden orucu tamamlasak. Elbetteki ´zorla?t?rmay?n, kolayla?t?r?n´ diye bir yolda yürüyoruz, ama güzel olan ?ey bunlar?n hepsini birarada de?erlendirmek. Bizde hayat? ya?arken bunlar? bir potada ya?amaya çal???yoruz. Muzi?i de buna göre yapmaya çal???yoruz. Soka?a ç?kt???n?zda i?inizi buna göre yapmaya gayret ediyorsunuz.
Allah da ona göre verir.
Biz bir beklenti içinde de?iliz. Sistem kendi sonucunu kendi olu?turuyor. Yani biryerlerden bizlere bir?eyler verecek kimse de yok asl?nda. Ne yaparsan sonucunu ya??yorsun. Hani diyorya ´o gün elleriyle yapt?klar?n?n sonucunu görecek insan´. O gün i?te her an asl?nda. Her an bir konular?n k?yameti kopar. Kopmakta ve siz onlar?n sonucunu ya??yorsunuz. Birgün insan dedi?iniz ?eyin, daha do?rusu bedenin de sonu gelecektir. Ama sonras? hakk?nda hiç bir bilgimiz yokmu acaba? Yoksa bize o bilgiler verilmi?mi? ?nsan netice olarak halife potansiyelinde yarat?lm??t?r. ´Yeryüzünde ben insan? halife meydana getirece?im´ diyor. Erke?i veya kad?n? demiyor. Bir cinsiyet ay?r?m? yok. ?nsan yönelebilirse bir halife potansiyelindedir. Onu arzularsa ve o onda dilenmi?se. Tabiki bu öyle bir sistemki sadece sizin arzulaman?z yetmiyor. O yüzden olmas? gereken her an oluyor. Çam a?ac? kiraz vermez. Kiraz a?ac? kiraz verir. Bir adama ´sen ?unu niye yapamad?n?´ diye k?zmak okadar abes ki. Olmuyorsa onu da öyle sevmen gerekiyor.
Peki Hacc´dan etkilenerek haz?rlad???n?z bir parça var m??
O dönemde henüz planda ?ark?c?l?k yoktu. Fakat döndükten bir sene sonra tekrar albüm çal??mas?na ba?lad?m ve ´A?ikard?r Zat-? Hak´ parças? ortaya ç?kt?. ?imdi bu öyle bir?eyki, sizin orada bir?eyleri ilham olarak alman?z için çok konsantre bir hayat?n?z olmas? laz?m. Yani önceli?iniz bu olmas? laz?m. O yüzden Ahmed Hulusi´nin bu ?iirini seslendirmek istedim. Söyleyelim ki, beyinlerimiz o yönde hissetsin, aç?ls?n. Çünkü dillendikçe bu bizde ortaya ç?kacakt?r. Öbür türlü sadece lafda kal?r. Tasavvufun özü dedi?imiz zaman, yani ?mam Gazali´nin eserlerinde de görece?imiz bir mesele, mutlak varl?k sahibinin olmas?. Orada vücud ´vücut´ demek de?ildir. Yani vahdet-i vücud Allah´? bir bedene sokmak de?il. Vücud varl?k demek. Tek bir varl?k var. ??te bunu dilde b?rakmamak, ya?amak önemli. Sen kafanda bir?ey dü?ündü?ün an beyinde i?lemi yapar.
Bu konuyu biraz açabilirmisiniz?
?öyle söyleyim, beynin çal??ma sistemine bir bakal?m: Ben size bakt?m, sizin üzerinize yans?yan ???nlar benim görme merkezime iletildi, görüntü orada olu?du ve sonra ben bunun ad?n? koydum. Halbuki o an siz zaten orada bir?eyi tamamlam??s?n?z. Yani bir duay? dü?ündü?ünüz an, akl?n?zdan geçirdi?iniz an o i?lemini yerine getirmi?tir. Dil en son ortaya ç?kar. Yani bu i?lemin son basama??d?r. O yüzden tüm bunlar? de?erlendirirken bu ?ekilde de?erlendirmek gerekir. O yüzden elbetteki size eskiden beri ö?retilenler vard?r, bir de ara?t?r?p, üstüne dü?ünüp, hiç bir?ey kapal? olmaks?z?n yapaca??n?z ?eyler vard?r. ??te bunun ba??nda da kendini tan?mak gerekiyor. Bu konuda ?mam Gazali´nin kitaplar?n? okuyorum, Ahmed Hulusi´yi okuyorum. Din-bilim ve sufizm üçlüsünü bir arada dü?ünüyorum. Bilim dünyas?n?n en büyük hatas? dini alg?layamamakt?r, baz? kapal? kalm?? ki?ilerin hatalar? da bilimi anlamamakt?r. Birbirini çürütmek için var de?ildir. Bilimle sen dini daha iyi anlayabilirsin. Sana bir kolayl?k sa?layabilir. Biliyormusunuz, beynimizde her?ey alt? saniyede olup bitiyor. Ve siz kaderi de böyle daha iyi anlars?n?z. Halbuki biz hep tasvirlerle ya?ad?k. Yani iman kelimesi, sadece görmedi?iniz bir?eyi kabul etmek de?il. Dalabilece?iniz en güvenli su buras?d?r. Derinde bo?ulmak, bence tasavvuf´da yok. Derine dalars?n?z ve dald?kça daha güzel ?eylerle kar??la??rs?n?z. Çünkü s?rlar oralarda gizli. Yunus Emre´nin bir sözü var: ´?eriat bir gemi, Hakikat bir deniz. Çoklar? gemiden denize dalamad?lar.´ Korkmaya gerek yok, derine dald?kça Rabbul Alemi´ni fark edeceksin. Allah mükemmel bir ?ekilde sistemini çal??t?r?yor. O kusursuzlu?u görmek istersek aynada kendimize bakal?m. Biz ne zaman kalbimize komuta verdik? Allah çal??t?r?yor. E?er sen bu bedene sahiplenirsen, yarin ölümü tatt???nda bu bedenden kurtulamass?n. Bu hakikatlere ula?abilmek için firsat?m?z var. Günde be? defa sesleniyor bize. Resulullah (sav.) ´Namaz, mü´minin mirac?d?r´ diyor. Yani sen bunu ya?ayabilirsin. Her seferinde isti?far etme ?ans?n var. ´Ben ?unlar?, bunlar? ettim, hata ettim´ deme ?ans?n var. ´Bugün Seni hakk?yla de?erlendiremedim´ deme ?ans?n var. Çünkü hiç bir zaman de?erlendirebildik diyemeyece?iz.
Peki bunlara hayat?m?za nas?l geçirebiliriz sizce?
En önemli ?ey bu hakikatlar? anlayabilmek. Sen bir olay kar??s?nda hangi durumdas?n? Firavun gibi misin? Firavunluk mu yapt?n? Onun için o sonsuz hayata haz?rlanabilecek bilgileri bize ula?t?ran Resulullah´? biraz daha iyi anlamam?z gerekiyor. Kur´an ile biraz daha iç içe ya?amam?z gerekiyor, biraz daha okumaya çal??mam?z gerekiyor. Daha detayl?, daha derinlerde bu konular? ara?t?rmak lazim, ki mevsim olarak böyle bir mevsimdeyiz. Bugün her?ey internette var.
Yani okumamak ve ara?t?rmamak için hiç bir bahane kalmad?.
Aynen öyle. Hiç bir bahane kalmad?. Sadece aç?l?p okunmas? lazim. Yunus´un, ?ems Tebrizi´nin, Mevlana´n?n, Gazali´nin Miskatül Envar´da yaz?lan cümlelerini biraz daha anlamaya yönelik okumak laz?m. Resulullah´a konsantre olanlar mutlaka ondan beslenirler. Duygular?n esiri olmamam?z gerekiyor. Dedikoduyu hayat?m?zdan atal?m. Dedikodu çok fuzuli ve tehlikeli bir?ey. Ayn? ?ekilde su-i zan´? b?rakmam?z gerekiyor. Yani dü?ünsel günahlar?. Sen bir adam? içki içiyor diye çeki?tiriyorsan, sen de dedikodusunu yapm?? oluyorsun. Herkes kendi önüne bakmal?, çünkü toprakta yanl?z olaca??z. Onun için bu hakikatlar? iyi anlamam?z laz?mki günümüze dönü?türelim. Her ne yap?yorsak o zaman i?imizi do?ru yapar?z. Ve yaparkende sadece Allah r?zas? için yapal?m. Ki?ileri hakikate yönelticek ?ekilde yapal?m. Sizin derginiz de böyle bir ?ey. Hakikati ula?t?rmaya çal???yorsunuz. Bir dükkanda sa?l?kl? ve temiz meyve satan insan da Allah için çal??m?? olur. Çünkü o yedi?iniz ?ey kendi vücudunuzda bir hücreye dönü?ecek, belki sa?l?kl? bir beyin hücresine dönü?ecek ve o ki?inin hakikate yönlenmesine vesile olacak. Al?n i?te Allah için i?ini yapan bir bakkal, bir manav. Bu böyledir. Biz de muzi?i bu ?ekilde de?erlendirmeye ve hayat?m?zda ya?amaya çal???yoruz.
Mustafa bey, bu ak?c? ve güzel ?öyle?i için, vakt?n?z? ay?rd???n?z için size çok te?ekkür ediyoruz.
Publiziert in der Ayasofya 42, 2013